SINTRA
Lizbon’un 30 kilometre kuzeyinde yer alan bu dağlık, çam kokulu Portekiz kenti, hem göz hem damak zevkinizi şenlendirecek sürprizlerle dolu.
Lizbon’un 30 kilometre kuzeyinde yer alan bu dağlık, çam kokulu Portekiz kenti, hem göz hem damak zevkinizi şenlendirecek sürprizlerle dolu.
Neden gitmeli?
Masaldan fırlamış gibi duran kaleler ve saraylar, gurme restoranlar, nefes kesici milli parklar… Başkent Lizbon’un kuzeyinde yer alan bu Portekiz cevheri, hem görkemli doğası hem romantik mimarisiyle ziyaretçilerini avucunun içine almakta hiç zorlanmıyor.
Ne yapmalı?
Yüzyıllardır Portekizli seçkinler, ılıman mikrokliması için canlı başkentten Sintra’nın yolunu tutuyorlar.
Tarihin izini sürün ve UNESCO Dünya Mirası listesinde olan kentin ana caddelerinde gezinin, sorbe tonlarındaki malikanelerin, güzel bahçelerin ve yeşil tepelere sokulan 19’uncu yüzyıl saraylarının önünden geçin. Açılış kurdelesini Quinta da Regaleira’da kesin.
Gotik yapı orman, antik mağaralar ve yeraltındaki ilginç Poço Iniciáticoin’a çıkan Manuelin ya- pılardan mürekkep doğaüstü bir rüyayı andırıyor. Kral II. Ferdinand’ın acayip buluşu Palacio da Pena’ya uzanan dik tepeyi tırmanın.
Parlak sarı, mor fayanslı cephesi ve terracotta kuleleri, kesinlikle kaçırılmamalı. Giriş ucuz değil, ama erken 20’nci yüzyıla ışık tutuyor ve saklı göller, gölgeli yürüyüş yolları ve harika manzaralara sahip. Yenilenen Museu das Artes de Sintra (cm-sintra.pt), bazıları Columbano Bordalo Pinheiro ve António Carneiro gibi Portekiz’in ünlü sanatçılarına ait 1900’lerden günümüze yerel işlere ev sahipliği yapıyor.
Eski kentin dolambaçlı sokaklarında sıralanan artizan butikler ve ilginç dükkânlar, sıradışı azulejo’lar (çini) ve el işleri keşfetmek için ideal. Ev eşyası satın almak isteyenler için, Sintra Bazar’da güzel seçenekler bulunuyor. Her pazar günü kurulan São Pedro de Sintra pazarında ise sizi bacal- hau (tuzlanmış morina balığı) ve pastéis de nata (muhallebili tart) gibi yerel spesiyaliteler bekliyor.
Nerede kalmalı?
Seçkinlerin izinden gidin ve kendinize Tivoli Palacio de Seteais’te (minorhotels.com) oda ayırtın. Gür yeşillikler arasına kurulmuş 30 odalı otelin binası 18’inci yüzyıldan kalma ve o zamanlarda sahip olduğu zarafeti koruyacak şekilde restore edilmiş; Fransız ressam Jean-Baptiste Pillement imzalı freskleri ve pahalı duvar kağıdı dokumaları varlığını koruyor. Daha pastoral bir deneyim için, bir 16’ncı yüzyıl manastırı, iki havuz ve yedi restorana sahip (restoranlardan biri Sergi Arola’nın Michelin yıldızlı LAB’i) Penha Longa’da (penhalonga.com) kalın. Butik otel tarzındaki Lawrence’s Hotel (lawrencehotel. com), merkezi bir konuma sahip, ayrıca İberya Yarımadası’nın en eski otellerinden biri; 16 odalı otelin geçmişi 1764 yılına dayanıyor. Lord Byron, ünlü Childe Harold’s Pilgrimage eserinin bazı kısımlarını 1809’da burada kaldığında yazmış.
Nerede yemeli?
Şef Pedro Almeida’yı lezzetli ton balığını tutuştururken görmek, Midori’de yiyeceğiniz yemeği harika bir şekilde özetliyor. Penha Longa otelinde yer alan Midori, Portekiz’in en eski Japon restoranı unvanına sahip. Japon mutfağının Portekiz ruhuyla buluştuğu restoranda miso shiro de caldo verde’yi (kale, sarımsak ve patatesli popüler Portekiz çorbasının Uzakdoğu yorumu) deneyin.
Taberna Criativa (00351 21 018 6147), Sintra sakinlerinin favorile- rinden. Yemeklerden sarımsaklı ve karabiberli biftek ya da carpac- cio de bacalhau’nun tadına bakın ve tatlı olarak mutlaka restoranın kendi pastel de nata yorumunu deneyin.
Café Saudade (00351 21 242 8804), bir zamanlar Kral II. Ferdinand’ın yediği queijadas’ı (peynirli kekler) yapan fırında yer alıyor. Şirin kafe bugün, café con leche (espressoyla hazırlanan latte) ya da hafif bir öğle yemeği için ideal. Taze balık ve deniz mahsulü için Sintra’nın biraz dışında deniz kıyısında yer alan Azenhas do Mar’a (azenhasdomar.com) gidin. Kabuklu deniz mahsullü risotto’yla servis edilen ıstakoz ya da cod à lagareiro (zeytinyağında morina balığı) yiyin.
Son dakikada
Sintra’nın haftasonu kalabalığından kaçıp daha sakin bir yere sığınmak isteyenler, 435 numaralı otobüse binerek kentin hemen dışındaki Palacio de Monserrate’ye gidebilir. İpucu Avrupa’nın en batı ucu görmek isteyenler elini kaldırsın! Sintra’dan arabayla sadece yarım saat uzaklıktaki Cabo do Roca (Roca Burnu), sersemletici Atlas Okyanusu manzaraları sunuyor.
Seyahat bilgileri
Para birimi Euro. Yerel saati Türkiye’ninkinden iki saat geride. Umuma mahsus pasaport sahiplerinin ziyaret etmek için Schengen vizesi alması gerekiyor.
Ulaşım
Sintra’ya Lizbon üzerinden araba kiralayarak ya da trenle ulaşabilirsiniz. Türk Hava Yolları (turkishairlines.com) ve Atlasglobal(atlasglb.com) İstanbul Atatürk Havalimanı’ndan, Pegasus Airlines (flypgs.com) İstanbul Sabiha Gökçen Havalimanı’ndan Lizbon’a uçuyor.
Kaynaklar
Visit Porgutal (visitportugal.com), Sintra ziyaretinizi planlarken işinize yarayacak pratik ipuçları sunuyor.
↑ Back to topLatest
- Latest
- Food and Travel
- 2016 Sayıları
- Ağustos Sayısı 2014
- Ağustos Sayısı 2015
- Ağustos Sayısı 2016
- Aralık Sayısı 2013
- Aralık Sayısı 2014
- Aralık Sayısı 2015
- Ekim Sayısı 2013
- Ekim Sayısı 2014
- Ekim Sayısı 2015
- Eylül Sayısı 2014
- Eylül Sayısı 2015
- Haziran Sayısı 2014
- Haziran Sayısı 2015
- Haziran Sayısı 2016
- Kasım Sayısı 2013
- Kasım Sayısı 2014
- Kasım Sayısı 2015
- Mart Sayısı 2014
- Mart Sayısı 2015
- Mart Sayısı 2016
- Mayıs Sayısı 2014
- Mayıs Sayısı 2015
- Mayıs Sayısı 2016
- Nisan Sayısı 2014
- Nisan Sayısı 2015
- Nisan Sayısı 2016
- Ocak Sayısı 2014
- Ocak Sayısı 2015
- Ocak Sayısı 2016
- Seyahat
- Şubat Sayısı 2014
- Şubat Sayısı 2015
- Şubat Sayısı 2016
- Temmuz Sayısı 2014
- Temmuz Sayısı 2015
- Temmuz Sayısı 2016
- Gurme Seyahat
- Haberler
- Yemek