BALTIK ESİNTİLERİYLE BÜYÜLEYEN: ÇOK SESLİ KARS SENFONİSİ

Goethe’nin “Mimari donmuş bir müziktir ve müzik akan mimari!” sözünün tam anlamını bulduğu yer Kars’tır. Kars’ın mimarisi, taşlarında, tuğlalarında ve ahenginde farklı medeniyetlerin izlerini taşıyan çok sesli bir senfoni gibidir. Bu eşsiz melodinin yankıları, Baltık mimarisinin özgün unsurlarıyla çağlardan günümüze kadar devam etmektedir. Geçmişin ve bugünün bir arada harmanlandığı, mimari ve müziğin iç içe geçtiği büyülü bir coğrafyadır Kars.

Kars’ın Benzersiz Baltık Mimarisi

40 yıl boyunca Rus hakimiyetinde kalan Kars, Baltık mimari tarzında yapılan yenilikçi imar çalışmalarıyla büyüleyici bir kimlik kazanmıştır. Düzgün kesme bazalt taşından inşa edilen tek katlı, nadiren de iki ve üç katlı binalar, şehre adeta masalsı bir hava katmaktadır. Kars’ın şehir merkezinde dolaşırken, kendinizi bir Avrupa kentinde geziniyormuş gibi hissettiren bu etkileyici yapılar, ismini Rusya’nın kuzeyindeki Baltık Denizi bölgesinden ve şehir planlaması açısından St. Petersburg’dan esinlenen mimari bir anlayıştan alır. Bu mimari tarz, Kars’ın şehir dokusuna eşsiz bir zarafet katmakla kalmayıp, aynı zamanda tarihi bir derinlik de sunar ve ziyaretçilere unutulmaz görsel ve kültürel deneyimler yaşatır.

Birbirine paralel ve dik kesişen geniş caddelerin üzerinde yükselen sütunları, bordür kabartma taşlarıyla süslenen duvarları ve her odada bulunan zarif şömineleriyle dikkat çeken bu yapılar, Kars’a yeni bir kimlik kazandırmaktadır. Ev içi tavan süslemeleri ve coğrafi koşullara uyum sağlayan özgün ısıtma sistemi “peç” ile donatılmış olan bu mimari eserler, estetik ve fonksiyonelliğin mükemmel bir birleşimini sunmaktadır. Günümüzde bu benzersiz yapılar tescil edilerek koruma altına alınmıştır. Şehirdeki bu zarif mimari dokunuşlar, Kars’ı adeta bir açık hava müzesine dönüştürerek yerli ve yabancı ziyaretçilere hayranlık uyandıran bir atmosfere davet etmektedir.

Kars’ın geniş caddelerinde yükselen bu binalar, adeta geçmişten günümüze bir selam gönderiyor. Her bir tuğlasında, çeşitli uygarlıkların ve halkların katkısıyla biçimlenen bu yapılar, mimarideki eşsiz melodiyi bizlere fısıldıyor. Tarihin ve kültürün harmanlandığı bu binalar, Kars’ın sokaklarını bir açık hava müzesine dönüştürerek ziyaretçilerini büyülüyor.

Anadolu’nun derin köklerinden beslenip sesini tüm dünyaya duyuran bu eşsiz yapıları ziyaret ettiğinizde, kültürlerin kaynaşmasından doğan benzersiz şarkıyı dinlemeye doyamayacaksınız. Asırlara dayanan tarihi duruşu ve özgün kimliğiyle bugünü selamlayan Kars, benzersiz değerleriyle ziyaretçilerini büyülüyor.

Tarihi Koruma ve Geleceğe Taşıma Projeleri

Kars’ın bu değerleri, Avrupa Birliği Katılım Öncesi Mali Yardım Fonu (IPA) ile finanse edilen ve Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından uygulanan Rekabetçi Sektörler Operasyonel Programı (CISOP) kapsamında destek almaya hak kazanan, Serhat Kalkınma Ajansının yararlanıcısı olduğu “Tarihi Kimliğiyle Kars Kenti Projesi” ile yarınlara taşınıyor. Bu proje, Kars’ın tarihi ve kültürel mirasını koruyarak gelecek nesillere aktarmayı amaçlarken, şehri modern çağa uygun bir biçimde yeniden canlandırıyor. Bu özel proje sayesinde, Kars’ın kendine has kimliği, evrensel bir değer olarak yaşamaya devam edecek.

Projenin tamamlanmasıyla, 2023 yılı Kars için bir dönüm noktası oldu. Bu kapsamda, 23’ü tescilli Baltık mimari tarzında olmak üzere toplam 32 binanın cephe iyileştirmeleri özenle gerçekleştirildi. Haydar Aliyev Caddesi’nin kaldırım, yol ve aydınlatma ekipmanları tarihi dokusuyla uyumlu bir şekilde yeniden tasarlanarak şehre estetik bir dokunuş katıldı. Ayrıca, UNESCO Dünya Miras Listesi’nde yer alan Ani Örenyeri’nde de titizlikle çevre düzenleme çalışmaları yapıldı. Bu projeler, Kars’ın tarihi mirasını korurken, modern şehirleşme adımlarıyla da geleceğe taşıyor.

↑ Back to top