PHNOM PENH

Yer yer ürkütücü mutfağı ve pejmürde kolonyal mimarisi tek başına itici gelebilir; ama bir arada Kamboçya başkentini, son derece çekici ve otantik bir yer kılıyor.

Neden gitmeli? Mekong ve Tonle Sap nehirleri kavşağında yer alan Phnom Penh, Asya’nın en merak uyandırıcı destinasyonlarından biri. 20’nci yüzyılın en kanlı rejimlerinden birine (Kızıl Kmerler) sahne olmuş ülkenin başkenti, eskiden daha ziyade sırt çantalı gezginlerin durağıyken şimdilerde (özellikle nehir cruise seyahatlerinin artmasıyla) turistlerin radarına daha sık takılıyor. Bir tarafta yıkık dökük kolonyal mimari, yolda kamikaze gibi giden tuk tuk’lar ve kaotik sokak pazarlarından mürekkep şaşırtıcı derecede otantik bir harman; öte tarafta sayıları artan gökdelenler, resort’lar, trendy geri dönüşümlü tasarım ürünleri, sofistike restoranlar ve sıradışı barlarla kent, baş döndürücü bir atmosfer sunuyor.

Ne yapmalı? Güneş doğarken, aerobik yapan binlerce kişiye katılmak için Olympic Stadium’a yönelin. Terinizi attıktan sonra kahvaltı için, dışarıdaki stantlardan birinden ince ızgara domuz eti dilimleri ve taze soğanla süslü sach chrouk pirinç pilavı alın. Sonra bir tuk tuk’a atlayın ve Royal Palace’ı (phnompenh.gov.kh) ziyaret etmeye gidin. 1866 yılından beri ülkenin krallarının evi olan saray bir Kmer başyapıtı; Baccarat kristalinden yontulmuş zümrüt bir Buda heykel gibi harikulade parçalar içeriyor. National Museum’da (tourismcambodia.com) Kmer sanatı ve dokumalarını görün, sonra S-21 olarak da bilinen soykırım müzesi Tuol Sleng’e (tuolsleng.com) giderek ülkenin karanlık geçmişini öğrenin. Önceleri bir okul olan bina daha sonra Kızıl Kmerler’in lideri Pol Pot’un kanlı hapishanelerinden birine dönüştürülmüş. Kentin 17 kilometre güneyindeki Choeung ek’teki Ölüm Tarlaları da Kızıl Kmerler rejiminin kalıcı izlerini görmek isteyenlerin mutlaka ziyaret etmesi gereken bir yer. Kentin ‘daha aydınlık tarafı’ için, canlı, üç kilometre uzunluğundaki gezinti yeri Sisowath Quay’da yürüyüş yapın. Burada akıntı yönünde süzülen tekneleri izleyebilir ve barlardan ya da kafelerden birinde günbatımını, kokteylinizi yudumlayarak karşılayabilirsiniz.

Nerede kalmalı? Turistik ve ikonik FCC Phnom Penh (Foreign Correspondents’ Club; fcccambodia.com), Pol Pot rejiminin ardından haber muhabirlerinin evi olmuştu. Otelin Mekong Nehri’ne bakan kolonyal tarzda odaları, fırıl fırıl dönen tavan vantilatörleri ve duvarlarını Al Rockoff imzalı siyah beyaz savaş fotoğraflarının doldurduğu ünlü bir barı var. Royal Palace’ın yakınındaki bir hükümet binasından dönüştürülmüş lüks The Plantation otelinin (theplantation.asia) havuzunda serinleyin. Restoranı nefis hindistancevizli balıklı amok gibi Kmer spesiyalleri servis ediyor. Street 240’ın trendy butiklerinin yakınındaki The Pavilion Hotel (thepavilion.asia), Kmer ve Fransız tarzlarında inşa edilmiş bir 1920’ler villası ve havuzu, sayvan karyolalı ve kimi özel küçük derin havuzlu ferah odaları var.

Nerede yemeli? Çin ve Fransız mutfaklarından esinlenen Kmer yemeklerinin tadı, geniş bir börtü böcek yelpazesini de içeren belirgin malzemelere dayanıyor. Üstünde keskin kokulu prahok balık ezmesiyle servis edilen, kentin en iyi nom banh chok noodle’ı için Russian Market’a (163 ve 444’üncü sokakaklar) gidin. Aromatik kampot biberli gevrek ızgara yengeç gibi deniz mahsullü atıştırmalıklar için nehir kıyısında kurulan gece pazarı Psar Reatrey’e (108’inci cadde ve Sisowath Quay) uğrayın. 19’uncu yüzyıldan kalma postane binasını çevreleyen ara sokaklar düğümünde yer alan ve Kmer füzyon mutfağı servis eden Van’s Restaurant (vans-restaurant.com), City of Ghosts filminde Gérard Depardieu’nün takıldığı mekândı. Böcekler, yüzyıllardır Kamboçya menülerinin vazgeçilmezlerinden. Sokakta tatma fikri hoşunuza gitmiyorsa Romdeng’de (tree-alliance.org) gurme versiyonunu deneyebilirsiniz. Eski sokak satıcıları tarafından işletilen ve yerel mutfağıyla ünlü bu şık yeme-içme mekânı, tadı domuz pastırmasını andıran ve baharatlı lime’lı dip sosla servis edilen kızarmış örümcek ve yanında çıtır çıtır yeşil mango salatasıyla gelen güneşte kurutulmuş yılan şeritleri gibi şaşırtıcı tatlar sunuyor. Son dakikada Pedallı bir çekçeke atlayın ve kentin Kmer mimarisini keşfettiren tura katılın (ka-tours.org). İpucu Grasshopper Adventures’ın (grasshopperadventures.com) 25 kilometrelik Mekong bisiklet turuna katılarak yeşil kırsal yerleri keşfedin, yerel halkla tanışın ve geleneksel tatları deneyin.

Seyahat bilgileri Para birimi riel. Yerel saati, Türkiye’ninkinden dört saat ileride. Umuma mahsus pasaportlular, 30 güne kadar turistik vizeyi sınır kapılarında alabiliyor.

Ulaşım Phnom Penh’e Bangkok aktarmalı gidebilirsiniz. Türk Hava Yolları’nın (turkishairlines.com) İstanbul Atatürk Havalimanı’ndan Bangkok’a direkt uçuşu var. Bangkok’tan Phnom Penh’e ise
Bangkok Airways (bangkokair.com) ile devam edebilirsiniz.

Kaynaklar Ministry of Tourism of Cambodia (tourismcambodia.org) ve Tourism of Cambadia (tourismcambodia.com) Phnom Penh’le ilgili pratik bilgiler içeriyor. John Malkovich’in Amerikalı fotomuhabir Al Rockoff’u canlandırdığı 1984 yapımı The Killing Fields filmi, Kamboçya’nın karanlık yılları hakkında bilgi edinmek için izlenebilir.

↑ Back to top